Yunan Tapınak Mimarisinin Kökeni

Eski Yunan Tapınağının kökeni araştırmacılar tarafından doğal olarak öncelikle Kıta Yunanistan'da aranmıştır. Myken kültüründen itibaren Kıta Yunanistan'daki anıtsal yapılar incelenecek olursa karşımıza öncelikle "Myken Krali Megaronları" çıkacaktır.
                                      Pylos, Nestor Sarayı
Teselya, Kıta Yunanistan'da Geç Neolitik'de mekansal üretimlerin tepe yerleşmeleri, etrafı surlarla çevrili anıtsal kütleler olduğu söylenebilir. Yapılmış konutlar ve mekanlarda oval, dikdörtgen planlar görülse de kıtada süreklilik göstermiş bir "apsidal plan" ağırlığı söz konusudur. Neolitik dönemde incelenecek ilk örnek Dimini, Sesklo (MÖ 5000-4000) olabilir. Yönetici kişinin yaşadığı mekan olarak görülebilir, avlu ve çekirdek bölümü vardır. Etrafı surlarla çevrili bir labirent görünümündedir. Bir diğer örnek olarak ise Troia 1-2 (MÖ 2600-24000) verilebilir. İlginçtir ki Mykenler Anadolu'ya gelmeden 200-600 sene öncesinde  megaronların benzerlerinin Anadolu'nun Batı Kıyılarında(Troia 1-2) görülmektedir. Yine Lefkandi "Heroon" tapınak planındaki apsidal yapı, naosa benzer bir giriş ve 30 m. civarında olmasından dolayı anıtsal mimari olarak görülebilmesi açısından önemli bir örnektir. Thermos, Apollon Tapınağı; Eretria, Apollon Daphnephoros'u ; Ano Mazaraki, Artemis Tapınağı bölgedeki apsidal planın yaygınlığı ve anıtsal mimarideki kullanımı bize çok şey ifade etmektedir.  İos yerleşmeleri, Kyklad, Prehistorik yerleşmelerinin de planlarının benzerlikleri gözden kaçmamalıdır. Mezar hediyelerindeki kutsal minyatür yapı planlarının da apsidal planlı olduğunu eklemek gerekir.
                                   Dimini, Neolitik Yerleşim 

Bir başka bakış açısı ile (Mısır Teorisi/Fransız Teorisi), MÖ 15.yy' karşımıza çıkan Dair Al-Bahri'nin anıtsal taş mimari örneği olarak Dor yapısına ve Yunan Tapınak mimarisine olan benzerliğinden dolayı kökenini oradan alıp geliştirmiş olabileceğidir. Dönemin Doğu Akdeniz etkisi, Kıta Yunanistan'daki karışıklıklar sebebiyle de eserlerin yok olması/tahrip edilmesi, keramik kalitelerinin düşmesi ve doğu etkisine girmesi söz konusudur. Bunlardan da yola çıkarak Yunan Tapınak Mimarisinin Mısır etkisi ile oluşmuş, geliştirilmiş olabileceği söylenebilir.

                                         Mısır, Dair Al-Bahri

Yunan Tapınak Mimarisinin karakteristik özelliklerinden bahsedecek olursak kökenini bulmada da bunun bize yol gösterici olacağını düşünebiliriz.  Yunan Tapınak Mimarisinde temelde peripteros plan kullanıldığı söylenebilir. Bu planlı yapıda anıtsal bir giriş "naos" bulunur, dörtgen bir yapı vardır ve etrafı sütunlar ile çevrilidir. Bu mimarinin en erken örneklerine Kıta Yunanistan'da değil, Anadolu'nın Batı kıyılarında rastlanmıştır. Bu örnekler, Ephesos Artemis Tapınağı (MÖ 8.YY) ve Semos Hera 1B'dedir.(MÖ 8.YY). Tüm bunların sonucunda Kıta Yunanistan'dan göç eden halkların Anadolu'ya üstün kültür getirip getirmediği bir tartışma konusuna dönüşmüştür. Yunan Tapınak Mimarisi'nin kökeninin Kıta Yunanistan'dan deği, İyonya kültür bölgesinden çıkmış olduğu son kalıntılar sonucundaki en doğru bilgi olmakla birlikte hala üstün kültür tartışmaları sürmektedir. 

Daha fazla bilgi için okuma önerisi: Varlık ve Tapınak

 





Yorumlar